Sony Xperia E4g

Sony Xperia E4g İncelemesi: Doğru Fedakarlık Böyle Yapılır!

Geçtiğimiz günlerde Sony'nin bütçe dostu telefonu Xperia E4'ü incelemiş ve açıkçası biraz hayal kırıklığına uğramıştık. Telefon, pek çok açıdan bir önceki model olan E3'ün gerisinde kalıyordu. 130 Euro gibi bir fiyat etiketine sahip telefondan daha fazlasını beklemeye hakkımız yok diyebilirsiniz. Ancak yanılıyorsunuz. Çünkü şimdi, aynı fiyat etiketine sahip ama çok daha mantıklı bir paket sunan kardeşiyle tanışma vakti: Sony Xperia E4g. İlk bakışta bu iki telefon neredeyse ikiz gibi görünse de, Xperia E4g aslında Sony'nin Xperia E3'ü geliştirme konusundaki daha başarılı ikinci denemesi gibi duruyor. Peki, bu telefon neyi farklı yapıyor da, biz ona "Xperia E3'ün gerçek halefi" diyoruz? Kıyaslasana.com olarak, bu iki kardeş arasındaki akılcı farkları ortaya koyuyoruz.

Felsefe Farkı: Daha Küçük Ekran, Daha Büyük Yetenek

Giriş segmentinde maliyeti düşük tutmanın anahtarı doğru seçimler yapmaktan, yani doğru fedakarlıklardan geçer. Xperia E4, 5 inçlik daha büyük bir ekran sunmak için LTE gibi kritik bir özellikten vazgeçmişti. Xperia E4g ise tam tersi bir yol izliyor. Ekranı 4.7 inç'e düşürerek, çok daha önemli özellikleri korumayı ve hatta geliştirmeyi başarıyor. Kağıt üzerinde Xperia E4g'nin E4'e göre tek eksiği bu daha küçük ekran gibi görünüyor. Ancak bu küçülmenin getirdiği bir avantaj var: Ekran çözünürlüğü (540 x 960 piksel) aynı kaldığı için, daha küçük panelde piksel yoğunluğu (ppi) artıyor ve bu da daha keskin bir görüntü anlamına geliyor. Ayrıca telefon biraz daha küçülerek, 10 gram hafiflemiş. Bu da tek elle kullanımı daha da kolaylaştırıyor.

Kaputun Altındaki Gece ve Gündüz Farkı

Ama asıl devrim, kaputun altında yatıyor. Xperia E4'teki o yaşlı ve yorgun MediaTek MT6582 işlemci gitmiş, yerine çok daha modern ve güçlü bir yonga olan MediaTek MT6732 gelmiş. Bu değişikliğin en önemli getirisi ise grafik performansında. Yeni işlemcinin sahip olduğu Mali-T760MP2 GPU, eski yongadaki grafik biriminden kat kat daha hızlı. Bu da demek oluyor ki, Xperia E4g oyunlarda ve grafik yoğun uygulamalarda kardeşine göre çok daha akıcı bir deneyim sunacak. Bu, gece ile gündüz arasındaki fark kadar net bir performans artışı demek.

Geri Dönen Kral: LTE!

Ve işte Xperia E4'ün en affedilmez hatasının telafi edildiği an... Adından da anlaşılacağı gibi, Xperia E4g, bir önceki model E3 gibi LTE bağlantı desteği ile geliyor. Sony, o hayati bağlantı seçeneğini kaldırmanın büyük bir hata olduğunu görmüş olacak ki, bu modelle yanlıştan dönüyor. Ayrıca yeni yonga seti, E4'te olmayan GLONASS navigasyon desteğini de beraberinde getiriyor. Diğer özellikler büyük ölçüde aynı. 5MP'lik ana kamera, 2MP'lik selfie kamerası ve 1GB RAM yerli yerinde duruyor. Ancak tüm bu iyileştirmelere rağmen fiyat etiketinin aynı kalması, Xperia E4g'yi inanılmaz derecede çekici kılıyor.

Malzeme Kalitesinde de "G" Farkı

Tasarım genel hatlarıyla tipik bir Sony olsa da, E4g'nin elinize verdiği his kardeşinden bariz şekilde daha iyi. Xperia E4'teki o ucuz, düz plastiğin aksine, Xperia E4g'nin arka kapağında hafif kauçuksu, yumuşak dokulu bir kaplama kullanılmış. Bu, telefonu hem daha az kaygan yapıyor hem de bariz bir şekilde daha premium hissettiriyor.

Sonuç: Asıl Kazanan Belli Oldu!

Xperia E4 ile E4g arasındaki tercih, aslında bir felsefe tercihi. Aynı paraya size iki seçenek sunuluyor:

• Xperia E4: Daha büyük ekran, daha yavaş performans, LTE yok, daha ucuz malzeme.
• Xperia E4g: Biraz daha küçük ama daha keskin ekran, çok daha iyi performans, LTE var, daha premium malzeme.

Bizim için sonuç çok net. Xperia E4g, selefi E3'ün mirasını çok daha iyi taşıyan, çok daha mantıklı ve dengeli bir paket. Eğer Sony, Xperia E4'ü hiç üretmeyip sadece E4g'yi piyasaya sürseydi, giriş segmentindeki en güçlü oyunculardan biri olabilirdi. Fedakarlık yapmak bir sanatsa, Sony bu sanatı ikinci denemesinde çok daha iyi icra etmiş.

Kıyaslamaya devam edin.