Apple iPhone 6

Apple iPhone 6 İncelemesi: Beklenen Devrim mi, Gecikmiş Bir Güncelleme mi?

Bu, daha önce hiç görmediğimiz bir Apple. Açıkçası, görmeyi hiç beklemediğimiz bir Apple. Her şeyden önce, kâğıt üzerinde iPhone 6'dan daha iyi bir iPhone olmamalıydı, değil mi? Zaten Apple'dan beklediğimiz de tam olarak budur. Her Eylül ayında olduğu gibi, teknoloji dünyası nefesini tutar, Apple'ın o güne dek yaptığı "en iyi iPhone'u" sahneye çıkarmasını bekler. Biz de öyle yaptık.

Ancak bu sefer lansmanın sonunda ağzımızda buruk bir tat kaldı. Ve hayır, Apple'ın canlı yayınındaki teknik aksaklıklardan bahsetmiyoruz. Aslında her şey, uzun zamandır beklenen ekran boyutunun nihayet büyüdüğünün duyurulmasıyla oldukça güzel başlamıştı. Üstelik bu sefer "ucuz" bir seçenek sunulmadı; aksine, en iyi iPhone'un yanına bir de "daha büyük ve daha iyi" bir iPhone daha eklendi. Ne kadar da Apple'ca bir hareket, değil mi? Bir iPhone'u ancak başka bir iPhone yenebilir.

Fakat sunum ilerledikçe, sanki izleyiciye alttan alta "artık büyük ekran için rakibe gitmenize gerek yok" mesajı veriliyordu. İşte bu, Apple'ın ima yoluyla bile olsa bunu yapacağını asla düşünmediğimiz bir andı. O alıştığımız, 4 inçten büyük ekranların "saçmalık" olduğunu savunan, rakipler QHD çözünürlüğe geçmişken "Retina" standardında direten o meşhur kibirli tavrı özlemedik desek yalan olur.

Tasarım: Bir Adım İleri, İki Adım Geri mi?

Yeni bir iPhone, yeni bir tasarım demek. Fakat bu tasarım dili sanki birkaç yıl öncesine ait. Yuvarlatılmış köşeler? 8MP kamera? NFC desteği? Sanki takvimler 2012 yılını gösteriyor. Evet, biliyoruz; Apple'ın iddiası hiçbir zaman donanım yarışına girmek olmadı, onların odağı her zaman içerik ve kullanıcı deneyimi oldu. Bu geçerli bir strateji, lafımız yok. Fakat bu yıl en sadık Apple kullanıcıları bile, şirketin rekabette öne geçirecek veya en azından eşitleyecek teknolojik atılımları kasıtlı olarak ağırdan aldığı ve bize her yıl birer özellik 'lütfettiği' hissine kapılıyor.

Açıkçası, eğer dış görünüşü farklı olmasaydı, bu yıl elimize geçen tek şeyin "iPhone 5ss" diyebileceğimiz küçük bir güncelleme olduğunu söylerdik. Görünüşe gelirsek... Telefon fotoğraflarda harika görünüyor, evet. Ancak elimize aldığımızda, o keskin ve tok hissiyatlı yontulmuş kenarların yerini alan aşırı kaygan yuvarlak hatları hiç sevemedik. Arka taraftaki premium cam malzemenin yerini ise ne arkaya ne de yana ait olduğuna karar veremeyen o ucuz görünen anten çizgileri almış. Ah, bir de o meşhur çıkıntılı kamera lensi var tabii. Anlaşılan koruyucu kılıflar yine yok satacak.

Ve Kapanmayan Makas: Eksik Listesi

Yanlış anlaşılmasın, bu incelemeye önyargılı başlamak niyetinde değildik. Ancak ironiye bakın ki, yıllarca rakiplerini daha fazla özellik eklemeye iten, "biz kendi yolumuzdan gideriz, kimsenin ekran boyutunu veya çözünürlüğünü umursamayız" diyerek kendini savunan Apple, bu yıl o savunma kalkanını kendi elleriyle indirdi. Çünkü ekran boyutunda "yakaladıkları" standart, Android dünyasının "mini" modelleriyle neredeyse aynı seviyede. Peki ya diğerleri?

Rakiplerin yıllardır sunduğu ve artık standart haline gelen birçok özellik hala iPhone'da yok. Bu liste ne yazık ki epey uzun:

• Suya ve toza dayanıklılık
• 4K video kaydı
• Optik Görüntü Sabitleme (OIS - sadece Plus modelinde var)
• Kayıpsız video yakınlaştırma
• Yüksek çözünürlüklü (16MP ve üzeri) kamera sensörleri
• Stereo hoparlörler

Apple yıllardır ekosisteminin ve kullanıcı deneyiminin üstünlüğüyle övünürken, şimdi bu özellik boşluğunu nasıl açıklayacak merak konusu. Görünen o ki, Apple ekran boyutu konusunda yanılmıştı ve şimdi bu hatayı telafi etmeye çalışırken, treni başka istasyonlarda kaçırıyor.

Peki Hiç mi İyi Yanı Yok?

Elbette var. Hatta bazıları gerçekten çok iyi. Her şeyi bir kenara bırakıp telefona odaklandığımızda, görmezden gelemeyeceğimiz artıları da mevcut. Örneğin:

iOS ve Büyük Ekran Uyumu: iOS'un bu yeni ve daha büyük ekranda nasıl göründüğünü ve hissettirdiğini gerçekten çok beğendik. Arayüz akıcı, her şey yerli yerinde ve tek elle kullanım için eklenen "Reachability" özelliği zekice düşünülmüş.

Kavisli Ön Cam: Ekranın kenarlarındaki o hafif kavisli (2.5D) yapı, parmağınızın ekranın kenarlarında gezinmesini inanılmaz keyifli hale getiriyor. Bu küçük detay, telefonun premium hissiyatını kurtaran en önemli unsurlardan biri.

A8 Çip Performansı: Yeni A8 çipset, kağıt üzerinde devrimsel görünmese de hem güç verimliliği konusunda çok daha iyi hem de iPhone 5s'teki 64-bit A7 çipe kıyasla hem işlem gücü hem de grafik performansında gözle görülür bir artış sunuyor. Oyunlar ve uygulamalar her zamankinden daha akıcı.

Son Söz

Sonuç olarak Apple iPhone 6, kendi içinde çelişkiler barındıran bir telefon. Bir yanda Apple'ın "artık biz de bu oyundayız" dediği büyük ekranı ve bunun getirdiği taze deneyim var. Diğer yanda ise tasarımda atılan geri adımlar ve rakiplerle arasında giderek açılan teknoloji makası duruyor. Bu yıl, iPhone 6'nın "en iyi" olduğunu söylemek için eskisinden çok daha fazla çaba sarf etmek gerekiyor. Belki de bu cihazın büyüsüne kapılmak için onunla biraz daha fazla vakit geçirmeliyiz.

Zorlu bir savaş olacağı kesin, ancak ona adil bir dövüş şansı vermeye hazırız. Detaylı testlerimiz ve karşılaştırmalarımız için bizi takip etmeye devam edin.

Kıyaslamaya devam edin.